Can çekişen bir kavram: Ulusal Kongre... Pusu mu ulusal mevzi mi?
- Halit Temli
- 7 Ara 2019
- 2 dakikada okunur

Pusu mu, mevzii mi?
Bu “provakatif” uyarı soruyu bilerek tercih ettim. Çünkü 2010’lu yıllardan bu yana, bu kavramı gündemleştirme ugraşları hep süregeldi; Ankara-Amed-Brüksel toplantıları,Güney ziyaretleri, “çözüm” süreçleri v.s.....
“Yürüyüş” bandlarında bayagı “başarılı” bir sicili var biz Kürtlerin.Yürüyüşler devamede dursun,gelinen nokta Kerkük-Şengal-Efrin “kayıpları” ve neredeyse tüm “Rojava” nın gidişi, sıranın Güney’e gelecegi ! psiko-siyasal dünyamızda “kabul görmüş “ durumda???
***
Yakın tarihe bakıldıgında, 80’li yıllardan bu yana,UDG,Yekbûn...sonraları Tevger,DTK gibi çogu böylesi girişimler , bu kavramın , siyasal hayatın amaçları ile gerçekliginin , buluşma özlemleri....!!!
Aynı dönemlerde , Botan-Behdinan hükümeti,KUM,Kızıl-sarı bölgeler-eyalet meclisleri ve sürgünde parlamento/KNK ve daha onlarca notalar ! seslendirildi ise de her nedense ulusal bir “besteye” ulaşamamış,boğazda tıkanmış “dar sokakların” zafer! naraları kala kala , eldeki kagıtlardan “öz-yönetim-“ ilanı mesaileri ile, bugün bilinen durumlardaki-belediyelerde ”dahi” barınamama durumuna “evrilmiş”tir...!!!
*** Türkiye'de iç ve dış siyaset gelecek iki takvime planlanmış durumda; Gelen ABD seçimleri (Trump) ile 2023 Türkiye’nin “stratejik vizyonu”
Ya Kürtler,bu aralıkların neresinde?
***
Kürt siyaset aklı da görünen-görünmeyen gündemleri ile dogal olarak ulus’unun gelecegini örgütleyip,kurtuluş ortaklaşmasını saglamak durumundadır.
Gelinen aşamada bu “ortaklaşma” yolunda üretken olamamanın yanısıra,”tüketen” yan daha belirgindir.
Kavramlardan kurumlaşmaya, düşünceden tekrarcılıga, güvenden güvensizlige !!! “...tüketmek” hep “tüketmek...!”
Yanısıra: Kavramları fetiş-kutsallaştırarak “zafer” etiketi ile “tekel”de tedavüle çıkarmak!?
Ulus olmaktan kaynaklı meşru örgütlülük - mücadele ve kurumlaşmalarımızı inşaa etmek adına , öznel ve tüzel toplumun her kesiminin “rol ve söz” alması gerekli bu zaman kulvarında , (durgun! psikolojik ortama rağmen) kendi gelecegimizi öre-bilmekten öte, “olgu”yu yanlış “somut”lukta okuyup dejenere-tüketme yolunu seçmek , akla şu soruları sorma hakkını veriyor;
1- İlgili “yetersizlikler” ya da “tekrarlar” bilinerek mi , yoksa bilinmeden mi yapılıyor...? 2-Bu “süreç”lerin ideolojik-eylemlilik ve yürütme “kadroların” kredilendirilen referanslarının “tarihsel dayanak”ları ne/nelerdir?
Tarihin aklı; bu “zaafların” pek de bilinmeden olduguna işaret etmiyor; a-Kerkük, Şengal durumu! sonrasında;
İ.Beşikçi; “...tüm bu içkaleden düşmanlıklar tesadüfü-bilinmeden degil,tam tersi egitilmiş-programlanmış”adımlardır.
b-“...1.Dünya savaşı sonrası Paris Barış Konferansında; bir Kürt Heyeti; bilerek “en azını” istemede toplantının “yıldızı “ oldular. M.R.İzady.
Sonderce yetişkin / yetkin bir Kürt beyni-diplomatı olan , Şerif Paşa’nın bu tavıra alınıp,İtalya’ya gittigi ve bir daha dönmedigi arşivlerdedir...
Günümüzde fiziksel-demografik olarak paramparça edilen Kürtller,siyasi ve düşünsel olarak da “ zapt-u rapt” altına alınmak (mı) isteniyor???
Bu anlamıyla,Kürt’ün ulusal-toplumsal dili-eylemliliklerinden düşünsel-politik ÖZNE olarak koparılması, ancak yeni “felaketlere” davetiye olur....!!!
Kongrenin , bir “organ- araç” olması vesilesi ile,temel ekseni Kürdistan ülkesinin ve ulus-topluluklarının özgürlük talep ve programlarının dogru ellerce iddia ve inşaa etmektir....
İDDİAN:Ülke-ulus olmaktan dogan ortak politikaların...
İNŞAA;Bu politikanın tüm bileşenlerini dogru “adres”lerden temini ve yan-yana yürürken- ! güçbirligidir...!
Ortadogu Demokratik Birligi v.b. dayatmalar,ezen ulusların aklı ile “ortak”laşmalar,sayısal! çogunluk “pusu”sunda yarınlara ket vurmaktır...
Dillerde sloganlaştırılan “2.Lozan” olasılıgında ! Kürd’ün siyasi-diplomatik aklı yerine, Misak-ki milli’nin “sol versiyonu” masasını kurmaktır...
Buna ; kimse/lerin hakkı ve haddi yoktur... İlk söylem hakkını ; “...artık agalık/aşiretçilik dönemi bitmiştir.bu şekilde yönetilemeyiz.” olarak kullanan, “politik grup/hizip/aşiretçiligini” hemencecik unutan ! Şivan Perwer dahil....!
Sessiz kalmamak...
TANIK...!!! Sözkonusu olan, senin gelecegindir!
SUSMAK....!!!
Tarih seni ; “SANIK” diye tanımlar...!
KONGRE... Kürd’ün : gaspedilmiş tüm politik /siyasal haklarını “ plan-karar- programlamada “, yarınlara , “eşitlik” temelinde tarihe tutanaklaştırandır... inşaadır...!
KÜRDİSTAN... “...Kuvvay-ı demokrasi” ! tanımlamalarından öte, kendi “adı” ”tarihi” ve “aklı” ile var olandır..
Commentaires